19 Haziran 2010 Cumartesi

Karmaş(/l)ık

Rüyalar...Varolamayacağın,belki renklerini bile soluyamayacağın bir yerdeki kayboluşun kör rehberi.Nerden vurmuştu ki ilk defasında?Aklı mı,yoksa yüreği mi?
Hatırlayamıyorum,ama asıl sorunumuz bu değil,değil mi?
Geriye dönen her paradoks gibi kendi içinde yankıya bıraktı kendini
Ruhu ve bedeni sonsuz simetride kaybolurken uzayın karanlığını soludu
ve söylendi "Let there be light!"

Baktığın yere göre değişir
Aslında her şey gözün görebildiklerinden,somut ışığın prismatik yansımalarından oluşmuştur
Seste ışıktır aslında.
"Ve tanrı ışık olsun dedi"Koptu bir alaca kıyamet,kargaşa
ardından bakır kabın kenarında kalan öksüz bir yemekcesine gelen big bang
Ve balmumundan gülen suratları olan ağlayan ruhlar

"Önce kaos vardı" diye başlar her metin,önce kargaşa
Dudaklarından esaslı bir öpücük alındı,o kadar ateşliydi ki gaz ve toz bulutu buharlaşmaya başladı
Yemeğin azot oranı fazlaydı,tuzu bol,karabiberi azdı

Bu defa belli müddetlerle tadına bakılacaktı yaratımın
Ki bu defa karışıklık sadece yapıda olsun,kafada değil
Deney ve müdahelerle geçer zaman ki kendisi o dönemde sadece kavramla iştigal etmektedir

Döner,döner,döner,döner...
Soğur

Ve bir alarm sesi duyulur
"Off yine sabah olmuş lan"
Mahmur gözlü küfür makinası kalkar ve etrafa bakar.
Tanrı gitmiştir...

1 yorum: